8 Aralık 2014 Pazartesi
Yaşamayı ciddiye alacaksın
Şiir okumayı gereksiz ve sıkıcı bularak geçirdiğim uzunca bir dönemi yavaş yavaş atlatıyorum sanırım. Ne zaman başladım şiirlere anlam yüklemeye, ben de tam kestiremiyorum esasen. Belki bir yerde birkaç dize gördüm, evet dedim, sanki benim için yazılmış gibi... Sonra da beni anlatan başka dize arayışlarına giriştim. Evet, böyle olmuş olmalı.
Mutlaka not ettim, bana dokunan şiirleri. Ama hiç biri koyduğum yerde, tanıdığım biri olarak kalmadı. Her okuduğumda farklı bir yerden, farklı bir sesle seslendiler kulağıma. Kafam karıştı ama önemsemedim. Onları öyle kabullendim, hatta kimi zaman hoşuma gitti bu.
"Ben atımı böyle dört nala sürüyorum ya,
Yetişmek için mi, bilmem kaçmak için mi?"
Derken neyi hayal etmişti Cemal Süreyya, bilmiyorum. Ama ben bu dizileri okuduğum her defasında başka bir yere gidiyorum. Kimi zaman kovalıyorum birilerini, kimi zamansa kaçıp saklanıyorum. Bazense, bu kadar hızlı gittiğim için kızıyorum kendime, kızarken düşüyorum, düştükçe büyüyorum.
"...gölgen yok senin, ayak izlerin yok neden mi?
acılar barınmamış ki sende
mutluluk yok, mutsuzluk yok..."
Edip Cansever, bunları yazarken beni mi azarlıyordu? Evet, alakası bile yok biliyorum. Ama şiir azarlıyor işte beni, sorguluyor, sorgulatıyor, suçluyor sonra. Küsüyorum, ama sonra tekrar barışıyorum.
Hayat da böyle değil mi? Küsersin, duymaz. Tekrar barışırsın, biraz da ihtiyacın olduğundan.
Hiç unutmam sonra, Nazım Hikmet'in şu dizelerini:
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Bu şiiri, henüz 11 yaşındayken, ilkokul öğretmenim okutmuştu bana.
Ezberlemiştim ben de, mecburiyetten. Tek kelimesine bile anlam yüklemeden, içini boşaltarak. Zaten pek de beceremem öyle şiir okumayı.
Ama yıllar önce okuduğum bu şiirin adını, nasıl olduysa hiç unutmadım.
Bana bir anlam ifade edeceği günün gelebileceği ihtimalini bilinçaltımın bir köşesi saklamış galiba.
Şimdi okulda üzerime ne zaman beyaz gömleğimi giysem, o kadavra masalarına bakmaktan gözlerim yandığı halde, deli gibi evde olmak istediğim halde, ve aslında bir gün sahip olma ihtimalimin olduğu parayı çok da önemsemediğim halde, yaşadığımı hissediyorum.
Hayatımda ilk defa, yaşamayı ciddiye aldığımı.
Pilozof.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Yıllar geçtikçe, insanın anlam yüklediği yada anlamsız bulduğu şeyler değişiyor.
YanıtlaSilevet öyle gerçekten. hiçbir şey yerinde kalmıyor.
SilCok guzel bir yazı olmus. Giriste siiri nasil sevmeye basladiginizi anlattiginiz bolumu ayri sevdim. Ben de bloguma bekliyorum. Sevgiler. :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim beğendiğinize sevindim. Ben de en yakın zamanda bloğunuzu okuyacağım :)
SilNe güzel anlatmışsın şiirle oluşan bağını, çok beğendim :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim okuyan gözlerinize sağlık :)
SilMerhaba blogunuzu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım ben de bloguma beklerim sevgiler :)
YanıtlaSilmakyajtavsiyem.blogspot.com.tr
Hoşgeldiniz ben de artık takipçinizim:)
YanıtlaSilMerhaba bloğunuzu beğenerek takibe aldım.Blog keşif etkinliğini siz de duyurursanız daha çok kişiye ulaşabiliriz..sevgiler..
YanıtlaSilTeşekkürler tabiiki en kısa zamanda yayınlayacağım:)
SilBlog keşif etkinliğinden geliyorum takipteyim.sevgiler :)
YanıtlaSilBen de sizi takibe aldım ben teşekkür ederim:)
SilYaa, bak nasıl damarıma bastın. Ben hala sıkıcı buluyorum çoğu şiiri okumayı? Nası yapıcaz, nası kurtulucaz apla bu önyargıdan? Hayır yazana, okuyana saygım sonsuz, kendim yapamadığımdan mütevellit. :) Bi de ben yapabileydim, iyiydi... :)
YanıtlaSilBen de her şiire karşı aynı özveriyle yaklaşıyorum maalesef, sadece bana ulaşabilenleri sevip okuyabiliyorum:) okuduğunuz ve yorumladığınız için çok teşekkürler :)
SilMerhaba :)
YanıtlaSilBlog etkinliğinden geliyorum.Blogunuzu takibe aldım :)
Bende benimkine beklerim
Sevgiler~
(Bu arada yazınız çok güzel olmuş belirtmeden geçemeyeceğim :)
ben de bloğunuzu takibe aldım hoşgeldiniz :)
SilAh ya Cemal Süreya!!! Dokunmadan geçtiği kimse var mı bu adamın? Buarada blogumda bir adet mim var seni bekleyen :)
YanıtlaSilçok teşekkür ederim mimlediğin için :) en kısa zamanda yazacağım!
SilMrhaba :) Blog keşif etkinliğinden geldim ve sizi takibe aldım banada beklerim :)
YanıtlaSilhttp://suslusirine.blogspot.com/
Merhaba hoşgeldiniz :) takip için teşekkürler ben de blogunuzu takipteyim:)
SilMerhaba ,sevdicann blog keşif etkinliğinden blogunuzu takibe aldım.
YanıtlaSilBenim blogumda da daha önce başlatmış olduğum blog takip etkinliğim var herkesi beklerim.
http://www.sosyalmedyakafe.com/2014/10/bloglar-dayanismasi-blog-takip-etkinligi.html
Etkinliğimi blogunuzda yayınlayarak daha çok kişiye ulaşmamıza destek verirseniz sevinirim.
iyi günler diliyorum :)
Merhaba hoşgeldiniz. Ben de sizi takibe aldım :)
SilŞiir delikanlılığı bozar sanırdım oysa ki ne kadar yanılmışım :) küçükken çok yazardım ödüller alırdım hatta heralde büyüyünce konduramadım kendime kafiye yapmayı :) yalniz hissettigimden mi bilmem simdi yine döndüm kabul ederlerse yaralarimi sarmalarini isteyecegim,umut vermelerini ha bir de eski halime döndürmelerini istersem yüzsüzlük etmiş olur muyum :)
YanıtlaSilBence ne zaman dönersen dön seni kabul edeceklerdir:)) umarım istediklerini bulmana yardım ederler :)
Sil